Tekstil sektörü iflas batağında: Yüzlerce firma konkordato ilan etti

Türkiye’nin lokomotif alanlarından biri olan tekstil ve hazır giyim sektörünün, son yılların hatta son 20 yılın en ağır dönemlerinden birini yaşadığı belirtildi. Konkordato başvurularındaki artış, üretimin durduğu fabrikalar ve hızla azalan istihdam, sektörün yapısal bir sorunla karşı karşıya kaldığını ortaya koydu. Bazı firmaların üretimi yurt dışına taşıdığı, özellikle Mısır gibi ülkelerin alternatif üretim merkezleri haline geldiği kaydedildi.

YÜZLERCE FİRMA ÜRETİMİ DURDURDU

Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre, sektör verilerine göre yalnızca bu yıl yüzlerce tekstil firmasının konkordato ilan ettiği veya üretimi tamamen durdurduğu bildirildi. Son iki yılda toplam istihdam kaybının 300 bine yaklaştığı ifade edildi. İstanbul, Denizli, Bursa, Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi önemli üretim merkezlerinde çok sayıda fabrikanın kapandığı, faaliyetine devam eden işletmelerin ise kapasite kullanımını yüzde 30-40 seviyelerine çektiği aktarıldı. İhracat tarafında da özellikle Avrupa pazarındaki talep daralması ve yükselen maliyetler nedeniyle ciddi bir gerileme yaşandığı belirtildi.

UZAK DOĞU REKABETİ BASKIYI ARTIRDI

Türkiye’nin geleneksel ihracat pazarlarında yaşanan daralma, sektör üzerindeki baskıyı daha da artırdı. Avrupa’da siparişlerin azalmasıyla birlikte Çin, Bangladeş ve Vietnam gibi ülkelerin agresif fiyat politikaları Türk üreticilerin rekabet gücünü zayıflattı. Enerji, ham madde ve işçilik maliyetlerindeki artış ile döviz kuru baskısının, ürün fiyatlarını uluslararası pazarda rekabet edemez hale getirdiği ifade edildi. Bazı üreticilerin maliyetini karşılamayan siparişleri kabul etmediği, bazılarının ise tekstil üretiminden tamamen çekilerek farklı alanlara yöneldiği aktarıldı.

Sektör temsilcileri yaşanan sürecin geçici bir dalgalanma olmadığını vurguladı. Yapılan değerlendirmelerde, ucuz iş gücüne dayalı üretim modelinin sürdürülemez hale geldiği, finansman sıkışıklığı ve ihracattaki gerilemenin zincirleme bir etki yarattığı belirtildi. Modernizasyon yatırımlarının uzun süredir ertelenmesi, yüksek katma değerli ve teknik üretimde geri kalınması, markalaşma eksikliği ve fason üretim ağırlığının devam etmesi krizin temel nedenleri arasında sıralandı.

300 FİRMA KONKORDATO İLAN ETTİ

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, sektördeki tabloya ilişkin yaptığı açıklamada, bir firmanın konkordato ilan etmesinin yalnızca o işletmeyi değil, tedarik zincirindeki yüzlerce firmayı da doğrudan etkilediğini söyledi. Öksüz, sektörde yaklaşık 300 firmanın konkordato başvurusunda bulunduğunu belirterek, konkordato süreçlerinin yalnızca banka ve kamu borçlarını kapsaması, piyasaya olan borçların kapsam dışında tutulması gerektiğini ifade etti. Aksi halde ticaretin sürekliliğinin zarar göreceğini dile getirdi. Öksüz ayrıca, sektör için yeni bir yol haritasına ihtiyaç olduğunu, teknolojik dönüşüm, markalaşma, teknik tekstil ve sürdürülebilir üretim alanlarına yatırım yapılmaması halinde mevcut darboğazın aşılmasının zor olacağını vurguladı.

MERTER, OSMANBEY VE LALELİ’DE KEPENKLER İNDİ

İstanbul’un tekstil ve hazır giyim ticaretinin merkezleri olan Merter, Osmanbey ve Laleli’de de daralma dikkat çekti. Bir dönem yabancı alıcıların yoğunluk oluşturduğu bu bölgelerde çok sayıda mağaza ve showroomun kapandığı, boşalan dükkânlara yeni kiracı bulunamadığı gözlendi. Esnaf, artan maliyetler, siparişlerdeki düşüş ve finansman sorunlarının yanı sıra yabancı alıcı trafiğindeki sert gerilemenin işleri durma noktasına getirdiğini aktardı. Özellikle Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Gürcistan ve Orta Asya ülkelerinden gelen alıcı sayısındaki düşüşün ticareti ciddi şekilde etkilediği belirtildi. Bir zamanlar gün boyu süren hareketliliğin yerini sessiz sokaklara ve kapalı iş yerlerine bıraktığı ifade edildi.