Sakarya’nın Serdivan ilçesinde saat 22.00’den sonra yasak olmasına rağmen alkol satışı yaptığı öne sürülen işletme sahibine jandarma tarafından tutanak tutulduktan sonra 52 bin 60 TL idari para cezası uygulandı. İtirazda bulunan işletme sahibi, satışın 21.52’de olduğunu belirterek tutanakta ismi geçen müşterilerin tanık olarak dinlenmesini talep etti. Sakarya 2’nci Sulh Ceza Hakimliği ‘İddiaların dayanağının bulunmadığı’ gerekçesiyle başvuruyu reddederken, Anayasa Mahkemesi (AYM), oy birliğiyle başvurucunun ‘Tanık sorgulama hakkının’ ihlal edildiğine karar verdi.
Olay, 19 Temmuz 2019’da Serdivan ilçesi Beşevler Mahallesi’nde meydana geldi. Jandarma ekibi akşam saatlerinde devriye görevindeyken içki satışı yapılan dükkanın önünde araç görünce içeriye girdi. İçeride S.K. ve Y.C.A.’nın elinde 5 içki şişesi olduğunu gören ekip, satış fişini kontrol etti. Jandarma, satış fişinin saat 22.10’da, alkol satış yasağından 10 dakika sonra düzenlendiğini tespit ederek tutanak tuttu. İşletme sahibi N.K. ise tutanağı imzalamadı.
52 bin 60 TL idari para cezası uygulandı
Jandarmanın tutanağı Tarım ve Orman Bakanlığı Tütün ve Alkol Daire Başkanlığı’na göndermesinin ardından N.K.’ye ‘Gece vakti içki satışı’ yapıldığı gerekçesiyle 52 bin 60 TL idari para cezası uygulandı. Kararın kendisine bildirilmesinin ardından N.K., saat 22.00’den sonra içki satışı yapmadığını, söz konusu satışın gerçekleştiğinin iddia edildiği saatin yanlış olduğunu, tutanakta ismi geçen kişilere 12 numaralı fişi verdiğini, bu fişin saatinin 21.52 olduğunu, tutanakta ismi geçen kişilerin tanık olarak dinlenmesi gerektiğini ifade ederek idari para cezasının kaldırılması için Sakarya 2’nci Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurdu.
“İdari para cezası usul ve yasaya uygun”
Başvuru üzerine Sakarya 2’nci Sulh Ceza Hakimliği, iddiaları Tütün ve Alkol Daire Başkanlığı’na sordu. Daire başkanlığı cevabında, olayın tutanakta anlatıldığı gibi gerçekleştiğini, resmi belge niteliğinde olan tutanağın aksinin aynı değerde belgelerle ispatının zorunlu olduğunu belirterek idari para cezasının usul ve yasaya uygun olduğunu ifade etti. Hakimlik, jandarma tutanağı, fotoğraflar, saat 22.10’da kesilen fişin dikkate alındığını belirterek N.K.’nın iddialarının dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verdi.
AYM’ye başvurdu
N.K., tutanakta içkiyi satın aldığı belirtilen S.K. ve Y.C.A.’nın duruşmada dinlenmediğini, bu kişilere içkileri ne zaman satın aldıkları gibi temel sorular dahi sorulmadan hazırlanan tutanağın cezai işleme dayanak yapılamayacağını ileri sürerek karara itiraz etti. N.K., mahkemenin başvuruyu yeniden reddetmesinin ardından 5 Ağustos 2020 tarihinde ‘Adil yargılanma hakkı’ kapsamındaki ‘Tanık sorgulama hakkının’ ihlal edildiği gerekçesiyle maddi-manevi tazminat talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
“Tanık beyanlarıyla birlikte bir anlam ifade etmekte”
Başvuruyu kabul eden AYM, olay ile ilgili değerlendirmesinde, “Hakimlik gerekçeli kararında sorgulanmayan tanıkların beyanlarına göre hazırlanan tutanağa ağırlık vererek başvurucunun içki satma kabahatini işlediği sonucuna ulaşmıştır. Hakimlik kararında tanık beyanlarının doğruluğunun teyit edilmesi amacıyla yeterli ölçüde başka doğrulayıcı delile atıf yapıldığını söylemek mümkün gözükmemektedir. Doğrulayıcı delil olarak gösterilen fiş ve fotoğraflar da tanık beyanlarıyla birlikte değerlendirildiğinde bir anlam ifade etmektedir” ifadelerine yer verdi.
Oy birliğiyle ‘ihlal’ kararı
“Başvurucunun idari para cezasına dayanak olan kabahati işleyip işlemediği yönünde karar vermek Anayasa Mahkemesi’nin görevi değildir” ifadelerini kullanan AYM heyeti, N.K.’nın ‘Tanık sorgulama hakkının’ ihlal edildiğine oy birliğiyle karar verdi. N.K.’nın maddi zarara ilişkin olarak bilgi ya da belge sunmadığını belirten AYM, maddi tazminat talebini reddederek yeniden yargılamanın yeterli giderim sağlayacağını belirterek kararı, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Sakarya 2’nci Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderilmesine karar verdi. (DHA)