İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden Financial Times’ta, “Ucuz fırsatlar ve zayıf lira Türkiye’nin turistik cazibesini artırıyor” başlıklı bir makale yayımlandı.
Makalede, “Türkiye’nin 900 milyar dolarlık ekonomisinin, krizin pençesinde” olduğu belirtilirken, “turizm endüstrisinin, sektörden elde edilen gelirin son on yılın en yüksek seviyesine ulaşmasıyla parlak bir noktada olduğu” savunuldu.
Makalede, “Günlük temel ihtiyaçlarda artan maliyetler, nakit sıkıntısı çeken tatilcileri ucuzluk arayışıyla Türkiye’ye yöneltti” ifadelerine yer verildi.
Türkiye’deki yükselen enflasyona ve başlıca para birimleri karşısında eriyen liranın durumuna dikkat çekilen makalede, bunun, “Türkiye’deki tatil merkezlerini nispeten ucuz hale getirdiği” belirtildi.
“TÜRKİYE BİÇİLMİŞ KAFTAN”
Gazeteye konuşan Avrupa Seyahat Komisyonu İcra Direktörü Eduardo Santander, “Daha uygun fiyatlı seyahat deneyimleri arayanlar için Türkiye biçilmiş kaftan” dedi.
Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) ait, ülkeyi ziyaret eden turist sayısı verilerine de atıfta bulunan makalede, “Güçlü rakamlar, iyi bir turizm sezonunun rekor cari açığı azaltmaya yardımcı olacağını uman Türk hükümeti için sevindirici bir haber oldu” ifadeleri yer aldı.
Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, Türkiye’yi 2023’ün ilk altı ayında 22 milyondan fazla kişi ziyaret etti. Turizm gelirinin 2023’ün altı aylık döneminde yaklaşık 22 milyar dolara ulaşarak 2012’ye kadar uzanan kayıtlardaki en yüksek seviyeye ulaştığı bildirildi.
İŞLETMELER TURİSTLERDEN ŞİKAYETÇİ
Makalede ayrıca, “Antalya’daki işletmelerin, turistlerin harcama yapmaya daha az istekli olduklarını” düşündüğü kaydedildi.
İngiltere’nin en önemli tur operatörü Jet2’nun CEO’su Steve Heapy, söz konusu duruma ilişkin gazeteye yaptığı açıklamada, “Bazı misafirler yanlarında çok az para götürüyor, çünkü tatil paketinde her şeyin parası ödeniyor” dedi.
Türkiye genelinde otel ve restoran fiyatlarının, Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 83 arttığının belirtildiği makalede, “Birçok Rus, Türkiye’de tatil evi ve villa satın alarak otel ihtiyacını azaltırken, Orta Doğu ve Asya’daki diğer destinasyonlar da kapılarını onlara (Ruslara) açtı” denildi.
