Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş, Merkez Bankası’nın bu hafta alacağı faiz kararında seçenekleri değerlendirirken, “Türkiye’de her şey olur! Baksanıza nasıl geniş bir yelpazeden söz ediyoruz… Faiz sabit de bırakılabilir, 5 puan artırılarak yüzde 35’e de çıkarılabilir. Ama bir de bakmışsınız, 5 puan da aşılmış ve yüzde 35’in üstünde bir oran belirlenmiş. Amacın ne olduğuna, zihinlerden ne geçtiğine bağlı…” yorumunu yaptı.
Aktaş, yazısında, ihtimalleri şöyle değerlendirdi:
“Faiz yüzde 35 de, yüzde 36 ya da 37 de olsa; bu oranlar enflasyonla mücadele için yeterli değil. Bir yıl sonrasının enflasyonu bile en iyi olasılıkla yüzde 35-40 aralığında gerçekleşecekken ve 35-40’a inilmeden çok daha yüksek oranlar bekleniyorken bu politika faizi enflasyonla mücadeleye yetmez.
Dolayısıyla biz faizi ne amaçla artırıyoruz; buna odaklanmak gerekir.
Faizi enflasyonla mücadele amaçlı olarak mı artırıyoruz; yoksa yabancı yatırımcı çekmek, döviz sorunumuzu hafifletmek için mi?
Bu oranlarla iki konuda da başarı sağlanamadığına göre, gerçekten bir başarı hedefimiz varsa daha yüksek oranlar kaçınılmaz.
Yok eğer ‘Seçime kadar böyle idare edelim, sonra bakarız’ diyorsak, o başka…”